Parçalanmış çocuklardık biz bizzat kendi anneleri tarafından. Bedenleri tarumar edilmiş, acı içinde bırakılmış, yenilgiye uğratılmış. Çocukluklarında dayak yiyenlerdik biz. Nedenini bilmezdik; boynumuzu büker kaderimize razı olurduk. Aslında annelerimizin kaderine razı olurduk da bilmezdi onlar.
Biz bilirdik.
Onların çektikleri acıları tanımlayamazdık ama hissederdik .Onlar için üstlenirdik acılarını kendi bedenlerimizi ruhlarımızı feda ederken. Severdik yine de onları.
Kızmazdık.
Usulca ve sessizce umardık. Belki bizim bedenlerimizi parçalamak onları biraz olsun iyileştirecekti...
Çocuktuk, kızamazdık...
Annelerimizden intikamımızı aynı kaderi yaşayarak alacaktık oysaki.
En acı intikamımız da bu olacaktı...